BUDDHA DHARMA SANGHA

 

  • SIDDHARTHA GAUTAMA
  • EĞİTİM
  • USUI İNİSİYASYONU
  • BUDDHA USUI ÖĞRETİSİ
  • SON HABERLER
  • REFERANSLAR
  • SON GELİŞMELER
  • İNİSİASYONLAR
  • GELENEKSEL REİKİ
  • ESMA ÖNDER Reiki Master


     

    ESMA ÖNDER
    Merhaba. 46 yaşındayım. Şu anda Usui Reiki Ryoho Master’im…. 

    Size reiki ile tanışma hikayemi, bana Reikinin nasıl dokunduğunu, hayatıma neler kattığını anlatacağım; 2013 yılının Nisanın ilk günleriydi, facebookta bir arkadaşımın arkadaşıydı Gökhan hocam, ismi eskiden Reikigentr idi. Allah Allah dedim ne ilginç bir isim. Sayfasına bir gireyim dedim, bir şey beni yönlendiriyordu, hocamızın www.reikigentr.com adresine girdim, sitede reikiyi okudum ve hemen karar verdim. Bir söz beni çok etkilemişti. MUTLU OLMANA İZİN VER… bu söz o kadar güzel bir söz ki… hayatım boyunca buna izin vermediğimi fark ettim birden. Öyle bir uyanış başladı ki beynimde. Hemen aradım ve sizinle tanışmak istiyorum dedim. Cumartesi günü Gökhan hocamı dinledim ve aynı gün Reiki 1’e insiye oldum. İşte maceram bundan sonra başlıyor. 6 Nisan 2013 tarihinde Reiki 1 insiyesi,  en son 6 Kasım 2014 tarihinde Master insiyesi oldum. 

    22 ve 20 yaşlarında iki tane oğlum var, 8 sene önce eşimden ayrıldım ve şu anda çocuklarımla birlikte yaşıyoruz. Hayatım reikiden önce ve reikiden sonra diye ikiye ayrıldı. Daha o enerjiyi alır almaz içimde tarif edemediğim bir mutluluk oluştu. Yıllardır bel ağrısı çekiyordum, bir anda kayboldu. Uzun süre yürüdüğüm zaman bacaklarım belim nerdeyse kopuyordu, ağrı kesici içmiyordum direniyordum ama bazen tahammül edilemeyecek ağrı oluşuyordu, bu duruma düşmemek için fazla yürümemeye ayakta durmamaya çalışarak önlemimi alıyordum. Ama şimdi bırakın belimi hiçbir yerim ağrımıyor binlerce şükürler olsun. Diğer insanların mideleri, başları, bacakları sıklıkla ağrır. Düzenli olarak hergün çakra dengeleme ve reiki şifa uyguluyorum kendime. Meditasyon yapıyorum, hergün 10 dakika da olsa zihnimi bedenimi dinlendiriyorum. Evet gelelim Reiki ile hayatım nasıl değişti. İki erkek çocuğu annesiyim ve boşanmış bir kadınım. Yıllardır çocuklarım beni çok kısıtladı, akşam erken gel, nereye gidiyorsun, kimlesin. Sürekli sürekli bir takip içindeydim. Hayatıma kimseyi almaya cesaretim yoktu. Tamam sevmeye hakkım olduğunu biliyordum ama bunu onlara bir türlü anlatamıyordum. Şu anda reiki 3’üm ve ben çocuklarımı erkek arkadaşımla tanıştırdım… Çocuklarıma benim bir erkek arkadaşım var dedim  hiç korkmadım çünkü öyle güçlenmiştim ki, kendime güvenim tamdı. Çocuklarım gayet doğal karşıladı, Tabiki anne hakkın dediler. Bunun nasıl güzel bir duygu olduğunu tarif edemem size. Yıllarca kendimi kısıtlanmış hissederken, birden üzerimden öyle bir yük kalktı ki… Şükürler olsun…

    Reiki 2 olduğum zaman korkularımla yüzleşmeye başladım. Küçük oğlum bir akşam geldi, anne ben Samsun’a giden Metro otobüsünde bayram süresi boyunca muavin olacağım. İçimi birden küçük oğlumu kaybetme korkusu kapladı. Başladım ağlamaya, hayır gidemezsin. 200 TL için seni kaybedemem.  Reiki enerjisi bizi korkularımızla yüzleştiriyor. Neden korkuyorsak o olayları yaşatıyor kendimizi değiştirmemiz ve şifalandırmamız için. Ve ben en çok korktuğum korkumla yüzleşiyordum o anda. ÇOCUKLARIMI KAYBETME KORKUSU. Hayır diyordum başka bir şey demiyordum. Yastığım ağlamaktan sırıl sıklam oldu. İçimi evham aldı, kafamda onu kaybetme senaryoları çizmeye başladım. Gidicem diyordu başka bir şey demiyordu. Gecenin bir vakti, Gökhan hocama mesaj attım. Sağolsun hemen Esma ilkönce sakin ol ve oğluna gitmesi için izin ver dedi. Hayır hocam dedim nasıl vereyim izin,  ya O’nu kaybedersem. Onu kararında özgür bırakmalısın o onun kararı dedi. Uzaktan reiki gönderdi ve ben sakinleştim, oğluma da izin verdim. Sabah ne oldu biliyor musunuz? Anne ben gitmekten vazgeçtim dedi… 

    Reiki’den önce sürekli kötü bir şeyler olacakmış gibi hisler olurdu içimde, hep bir kötü şeyler olacak beklentisi içinde olurdum. Ama Reikiden sonra güçlendiğim için, ben bugünümü nasıl güzel geçirebilirim düşüncesi ile uyanıyorum. Maddi durumumda da düzelmeler oldu, eskiden bu ayı nasıl atlatırım, ya yetmezse endişesi taşırken, içimdeki o rahatlıkla, düşünmüyorum bile, yeter mi yetmez mi diye… 

    Reiki 3’e insiye olurken içimde öyle güçlü bir duygu vardı ki, içimden sürekli şükürler olsun şükürler olsun demek geldi ve yaşlar kendiliğinden aktı. Gökhan hocamın gözlerine baktım, ben ağlıyordum o ise bana gülümsüyordu, çünkü biliyordu, ne hissettiğimi…. Ben çok şanslıyım ki onun gibi bir insanı tanıdım. 

    Reiki 3 olduğum dönemde benim için çok önemli bir olay daha yaşadım; çocukluğumdan beri şarkı söylemeyi çok seviyordum. Ama bir türlü sahneye çıkıp da şarkı söylemeye ne fırsatım olmuştu, ne de korkumu yenip de çıkıp bir söyliyim diyememiştim. Bir gün Tüpraş’ta çalıştığım dönemlerde tanıdığım ve müzik grubu olan Bülent Subaşı’yı aradım, sizinle şarkı söylemek istiyorum dedim. Sesimdeki coşkudan istekten Bülent bey benim sesimi dinlemeden tamam Esma dedi. Bir akşam Tüpraş’ın özel bir akşam yemeğinde beni sahneye çıkarttı ve ben heyecanlanmadan kendime güvenli bir şekilde şarkılarımı söyledim. O kadar mutluydum ki; düşünün çocukluğunuzdan beri hayal ettiğiniz bir isteğinizi gerçekleştirmişsiniz. Mutluluktan uçuyordum. Şarkı söyleyeceğim ana önceden uzaktan reiki gönderdim. Kendime ben çok güzel şarkı söylüyorum gibi olumlamalar yaptım. Ve ben alnımın akıyla bu işin de üstesinden geldim. Benimle şarkı söylemeye devam etmek istediklerini söylediklerinde ise verdiğim cevap daha ilginçti  Teşekkür ederim, bana bu fırsatı verdiğiniz için ama bu kadar dedim. 

    Bir fabrikada sekreter olarak çalışıyorum. Çalıştığım işyerimi çok seviyorum, işimi seviyorum, çevremde beni seven ve bana değer veren insanlarla beraber çalışıyorum. Genel müdürümüz, eşi, genel müdür yardımcımız hepsi şeker gibi insanlar, mütevazi, olgun, insana değer veren kişilerdir. Ben çok şanslıyım. Onlar da biliyorlar reiki ile ilgilendiğimi ve destekliyorlar. Hatta bir keresinde şöyle bir olay olmuştu: Benim cumartesi çalışmam için karar çıkarmışlar, ama ben reiki eğitimlerine gittiğimi söyledim. Olmaz cumartesi günü buraya gelmen lazım dediler. O kadar kararlıydım ki; gelemem reiki daha önemli benim için dedim, düşünebiliyor musunuz bendeki özgüveni, 46 yaşında sanki kolay iş bulabilecekmişim gibi. Bulurdum veya bulmazdım, tek düşündüğüm derdimi anlatmaktı ve anlatmışım ki; tamam Esma gelme Cumartesi dediler. Merdivenleri üçer beşer indim mutluluktan, gene bir şey daha başarmıştım.  Ben anlamam dediğim halde, başka bölümlerden de teklifler aldım. Maaşım yükseleceği halde kabul etmedim. Çünkü bulunduğum konumu seviyorum... Kişiliğim, karakterim etrafıma verdiğim enerji değiştikçe hayatıma bir sürü fırsat geliyor. Ama ben oturup düşünüyorum, iç benime soruyorum, kendimle konuşuyorum. İçime ne sinerse, beni coşkulu, mutlu hangisi hissettirecekse o tarafa yöneliyorum. 

    Çevremdeki kendini iyi hissetmeyen kişilere reiki veriyorum. Onları da şifalandırıyorum. Şükürler olsun. 

    Reiki 1’e insiye olduktan sonra her meditasyonda ve arkadaşlarımın uyguladığı şifalarda ağlamalarım oluyordu. Bazen hıçkırarak, bazen sinsice sadece gözlerimden yaşlar boşalıyordu. Reiki ile şifalandıkça içimdeki olumsuz duygulardan, eski bana faydası olmayan düşüncelerden arınıyordum. 

    Kişiliğimde de değişiklikler oldu. Korkak, kendini değersiz hisseden bir kadınken, hep karşımdakinden ilgi alaka görmek isteyen bir kadınken, kendi değerimi kendim bilince zaten karşımdakinin de bana ilgi gösterdiğini fark ettim. Tabiki bunu anlayana kadar da epey bir arınma ve farkındalığımı artıracak olaylar yaşadım. Karşıma bir sürü kişi, bir sürü olay çıktı. Her olayda ben bunu neden yaşıyorum diye kendime sorgulamalar başladı. Neden korkuyorsam, karşıma korkularımı hatırlatan kişiler çıktı. Ama hepsi ben farkındalığım arttıkça, kendimi şifalandırdıkça teker teker hayatımdan çıkıp gidiyorlardı. Bunun için Hiçbirşey yapmadım.  Zaten olaylar öyle bir gelişiyor ki, olması gereken kişiler hayatımda kalıyor, gitmesi gerekenler gidiyor. 

    Diyelim ki beni üzen bir olay oldu. Eskiden bu olaya günlerce düşünür kafa yorardım, niye oldu da, keşke olmasaydı da, şimdi ne yapmalıyım, ne etmeliyim. İşin içinden çıkamaz debelenir dururdum, şimdi ise şöyle düşünüyorum, bu olan olay benim hayrıma, bir şeyler öğrenmem için oldu, benim burada ne ders çıkarmam gerekiyor, neyi öğrenmem gerekiyor diyorum ve dersimi alıp, şükredip, teşekkür ediyorum. 

    Günlerce ağladığım, içime dönme ihtiyacı duyduğum çok zamanlarım oldu. Kimseyle konuşmak dertleşmek istemedim. Sadece meditasyon yapıp, reiki çalışmalarımı yapıp, içime sorular sordum. Bunu yapma ihtiyacı duydum çünkü. Gelişimim içindi bütün olanlar. Enerjim yükseldikçe, farklı boyuta geçince, bakış açım değişti. Kendimi kötü hissettirecek olaylar geldiğinde de tepkimi veriyorum, içime atmıyorum. Karşımdaki beni anlasın anlamasın, benim için önemli olan düşüncelerimi karşı tarafa dürüstçe anlatabilmem. Gökhan hocama çok teşekkür ederim. Benim ilerlememde büyük rol oynadı. Her sorduğum soruya net bir şekilde cevap verdi. Hatta size komik bir şey söylemek istiyorum; hocam siz hep böyle miydiniz diye sorduğumda, master olduktan sonra böyle oldum, kendiliğinden dedi  İnşallah ben de izinizdeyim hocam…..

    Ve artık asla yalan söylemiyorum. Doğruları söyleyince, bana doğru insanlar ve olaylar geleceğini biliyorum. 

    2014-11-06